Yanlışların sebebini ararken gelip geçen zamanın farkına varamıyoruz. Ömrümüzde yanlışların tespiti ve bu yanlışları bir daha yapmayacağım , bir daha bu düşünce veya bu yanlış duyguya kapılmayacağım dediğimiz oldukça içten kekeler oluyordur. Peki kul nedenlerin sebebi sonuçları kovalarken , nedenleri içi doluyken insanlar 2012 gelsin bunları yapmıyacağım, şunlara bakmıyacak şun tavurları şöle yapac ağım böle yapacağım diye düşündüğümüz ve 10 uncu ayında son günlerine geldiğimiz şu günlerde. İçimden gecen keşkeklerin tarihimi değiyor diyorum kendi kendime, fakat her yaş farklı düşüncelere gebeyken, her yaşında kendine özgü bir tavrı yanı olduğu düşünüldüğünde, farklı hallerle karşılaşmak mümkün oluyor. Böyle bir gece ve eve geldim odun sobası gürül gürül yanı yordu. Eve gelirken yolda bana elik eden bir samimi ağabeylerden birine dengeldim çok uzun zamandır değeri değerince diye bir sözü var fakat abi sen söyliyorsun da sen sunuyormusun bu söylediklerini dediğimde, çevap veremediğini fark ettim. Madem böyle değeri değerince neden peki insanlar kendi istedikleri için değer verdikleri işler için değer biçmezken , kendi sunduklarına değer biçerler , bu nasıl oluyor diye düşündüğümde alıp başını gidiyor düşüncelerim .
İşte böyle bir zamanda uzun zamandır yazmadığım bu blog a birkaç satır yazmak paylaşmak istedim
Nice odun sobası ateşinde demli çaylar içmek ve burada sizlere seslenmek ümidiyle.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder